Sessizlik İddiaları Kabullenmektir?

Türk Eğitim-Sen, 26 Aralık 2024 tarihinde yaptığı yazılı açıklamada, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’nde çalışanlara yönelik duygusal ve psikolojik baskı yapıldığına dair ciddi iddialar ortaya koydu. Açıklamada; liyakatsiz görevlendirmelerden, sendikal baskılardan ve makam vaadiyle insanları yönlendirmeye kadar pek çok husus dile getirildi.

Bu iddialar, üniversite gibi bilimin, özgürlüğün ve adaletin adresi olması gereken bir kurum için oldukça ağırdır. Ancak dikkat çeken nokta şudur: Rektörlük hâlâ sessiz.

Sessizlik bazen en gürültülü cevap olabilir. Hele ki iddialar bu denli ciddiyken, kamuoyuna tek kelime açıklama yapılmaması “kabullenmek mi, yoksa görmezden gelmek mi?” sorusunu akıllara getiriyor.

Bir kurum, özellikle de bir üniversite, şeffaflıkla ayakta durur. Üniversite çalışanlarının moralini, öğrencilerin güvenini, kamuoyunun itimadını sarsacak iddialara karşı sessiz kalmak; sadece dedikoduların büyümesine, söylentilerin gerçeğin yerine geçmesine zemin hazırlar.

Bu noktada soruyoruz:

Üniversite yönetimi iddiaları reddediyor mu, yoksa araştırıyor mu?

Çalışanların haklı serzenişleri mi var, yoksa abartılı iddialar mı söz konusu?

Liyakat ve adaletin hâkim olduğu bir ortamdan emin miyiz, yoksa “suskunluk” yeni bir yönetim anlayışına mı işaret ediyor?

Kamuoyunun beklentisi açıktır: Üniversite yönetimi derhal çıkıp, somut verilerle, belgelerle, şeffaf bir şekilde açıklama yapmalıdır. Aksi takdirde sessizlik, en çok da üniversitenin itibarına zarar verir.

Üniversiteler bilim üretir, gençliğe yol gösterir, topluma güven verir. O yüzden sorumluluk da büyüktür. Sessiz kalmak yerine şeffaf olmak, üniversitenin hem çalışanına hem öğrencisine hem de Karaman halkına borcudur.

https://www.karamandauyanis.com/turk-egitim-sen-kmu-de-calisanlar-duygusal-ve-psikolojik-baski-altinda/81323

https://www.karamandan.com/haber/22916254/karaman-turk-egitim-senden-aciklama-kmude-calisanlar-baski-altinda